ilya yayınevi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ilya yayınevi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Aralık 2015 Perşembe

Yenilgilerle Başarı Fönix Faktörü…

Bir Kriz ( bunalım ) nedeniyle olgunlaşmak, kendini yeni yetenekler öğrenmede, yeni bir yaşama, yeni etkinlikler ve yeni ilişkilere uyum sağlamada, sağlığınıza yeni ve daha iyi metotlarla özen göstermede, boş zamanlarınızı ilginç bir şekilde düzenlemede veya daha tatmin edici bir şekilde çalışmada gösterebilir. İşte bu FÖNİX olayıdır: Eski yaşamın küllerinden, yeni bir yaşam yeni hedeflere kanat açabilir.
Diye yazılmış kitap tanıtımında ve kitabın girişinde de kitap için yazarlar şöyle bir tanımlama daha yapmışlar:
Hangi durumda olursanız olun ve kitabı ne şekilde değerlendirirseniz değerlendiririn, kitabın bölümlerinin her birinde açıklanan prensiplerin sizin için geçerli olduğunu düşünün. Biz, ne şekilde olursa olsun, her krizin olgunlaşmak için, daha iyi ve daha yeni bir yaşam için mükemmel bir şans olduğundan çok eminiz. Eğer siz acı bir olay yaşadıysanız be belki de kaderin en ağır darbesini yediyseniz, o zaman bu kitap sizin için yazılmıştır.
 
Tanıtımı bu şekilde yapılan kitabı büyük bir merak ve hevesle kütüphaneden aldım. Ve bir solukta okudum. Kitap hakkında söyleyeceğim ilk şey anlatılan şeyler ne kadar zor olsa da ( insanın yaşadığı acılar ) dili o kadar yalın, anlatım bir o kadar akıcı.
İlk önce size şundan bahsetmek istiyorum ki bende kitabı elime aldığımda nedir bu Fönix dedim. Hatta bir kısaltma v.b. zannettim. Ama değilmiş…
Krizlerin bu umut verici özelliğini biz PHÖNİX-PHANMEN olarak algılıyoruz. Mitolojide ( Mısır ) 1.000 yıl yaşadıktan sonra ateşte yanarak ölen çok mükemmel, güzel bir kuştan yani PHÖNİX’ten söz ediliyor. Ateş daha yanarken, Phonix kuşu olağanüstü bir değişime uğruyor: Ateşler içinden can vereceği yerde, ateşlerin içinden, daha öncesinden çok çok daha güzel bir şekilde bir yıl daha yaşamak üzere yeniden doğuyor. Bu PHÖNİX Fenomeni insan yaşamında da vardı. Dünyaları bir krizin alevlerinde yerle bir olurken, onlar bu alevlerin içinden yeniden doğabilirler. Güzellik küllerden oluşabiliyor.
 
Nasıl güzel bir giriş değil mi, kitabın ilk bölümünden aldım bu tanımı. Ve kitabı okuma sürecim büyük bir hevesle devam etti. Kitap on iki ölümden oluşuyor.  On bir bölüm çeşitli kriz durumları ve bunlara başa çıkma yöntemlerin anlatıyor. Kitapta bir bölüm var ki benim çok ilgimi çeken ve bence en önemli bölümlerden biri olan çocukların yaşadığı krizler ve bu süreçte yetişkinlerin onlara nasıl yardımcı olacağı. Bence sıf bu bölüm için bile bu kitap okunmalı. Birde kitapta üç bölümden oluşan ekleri var kitap sonunda. Kitaptaki verilen örnek olaylar insanı olayın içinde yaşamış olduğu hissi veriyor ve kahraman ile empati yapmamızı kolaylaştırıyor. Bölümde anlatılanları da içselleştirmeyi kolaylaştırıyor.
Kendimi değiştirmek şimdiye kadar yapmak istediğim en zor şey. Ama bu günden yarına değişmek zorunda değilim, bunun hızını kendim belirleyebilirim. Farkına vardığınız gibi, bu ifadeler hiçbir şekilde olumsuzu inkâr etmezler, bunun yerine olumsuzu kabul ederler ve bir umut veya iyileşme kelimesi ilave ederler. İşte bu küçük umut ışığı krizi aşacak olanla, çıkar yol bulamayanlar arasındaki farktır.
 
Başımıza günlük hayatta birçok olay geliyor ama bazıları gerekten bizim hayatımızı yıkıp geçen, açılar oluyor…  Ama biz açıdan belli bir süre sonra ya açıyı yaşamaya ve kendimizi acıya kaptırmaya ve sonunda açı ile birlikte kendimizi tüketmeye götüren bir yolla giriyoruz ya da yeni den bir başlangıç. Yaşananları da yanımıza alarak yeni bir yolla çıkıyoruz. İşte bu kitap bu yeni yolla çıkanlara bir kılavuz, acısını içinde yok olanlara ise yeni bir yolla çıkma hevesi sağlıyor. Dilinin de çok yalın olması bu süreçte sizi kitabı okurken sıkılmaması. Çünkü bilirim bu süreçte insanın her şey üzerine gelir.
Kendisine ne zaman ‘’ yapmam gerekiyor ‘’ sözünü söylediğinin farkına vardığı zaman bunu hemen ‘’ başkalarının söylediğini yapmalısın sözünden bağımsız olarak, benim severek yapmak istediğim nedir? ‘’ şekline çeviriyordu. Kendi yaşamını kendi eline alaya başlamıştı. Eğer siz de, içinizden bir sesin ne yapmanız gerektiğini söylediği ve engellediği duruma benzer bir durumdaysanız, o zaman kendinize ciddi olarak sorun: Gerçekten ne yapmak istiyorum? Şu anda ki durumumun iyi tarafları ne? Değişmenin bana ne gibi yaraları olacak? Meydana çıkan yayar ve zarar konusunda gerçekçi olun. Değişim için sağlam ve iyi sebepler buluncaya kadar isteklerinizi sorgulayın. Sebepleriniz anlamlı olmalı ve gerçek kazanç vaat etmelidir.
 
Bu alıntının yapıldığı Paula’nın öyküsü bence birçok bayanda ortak noktadır. En azından bende olan bir duygu. Bu duyguyu öğrenmek için kitabı okumalısınız… Bende kişisel gelişim kitaplarına meraklı olan kitapseverlerin elinde mutlaka olması gereken bir kitap. Ve her kriz anında da tekrar tekrar okunabilecek bir kitap… Kesinlikle tavsiyemdir. Son olarak kitaptan bir alıntı daha yaparak bugünkü yazımı bittiriyorum.
Bir kriz ( bunalım ) nedeniyle olgunlaşmak kendini yeni yetenekler öğrenmede, aynı şekilde yeni bir yaşama, yeni bir etkilikler ve yeni ilişkilere sağlamada, yeni ve daha iyi metotlarla sağlığınıza özen göstermede, boş zamanlarınızı daha ilginç bir şekilde düzenlemede veya daha tatmin edici bir şekilde çalışmada gösterilebilir. İşte bu Phönix olayıdır: Eski yaşamın küllerinden yeni bir yaşam, yeni hedeflere kanat açabilir.
 
Son bir ek daha yapmak istiyorum, kendi kriz tecrübelerimden: Bende yaşadığım bir krizden aldığım dersleri hayatımın bu zamanına kadar aldığım derslerin toplamından büyük oldu. Ne kadar yanlış ve sahte arkadaşlarım olduğunu, mutsuz bir durumda bulunmakta ısrar etmemdeki nedenleri, ne istediğimi ve nerede olduğumu hep bu yaşadığım kriz sonundaki içe dönüşlerimde keşfettim. Ve küllerimden yeni bir insan yaşama başlamak için yavaş ama emin adımlarla çalıştım, çalışıyorum.  Sizde yaşadığınız bu krizleri kendiniz için yeni bir başlangıç, edinilen büyük tecrübeler ile birlikte, olarak kullanabilirsiniz.  Ben kendime inanıyorum ve sizi tanımasam da bu yazıyı okuduğunuz için size de inanıyorum. Lütfen sizde kendinize inanın!
Sevgiler…