Yaşadığı dönemde ( 1746-1828) Kral ailesinin ve İspanya
sosyetesinin ressamı olarak ün salan Francisco Goya y Lucientes, resim
sanatında büyük bir etki çemberi yaramasının yanı sıra, o çağın Avrupa Hıristiyan
dünyasını cehenneme çeviren Engizisyon uygulamalarının da önemli bir tanığıdır.
Engizisyonun casusları her yerde dolaşıyor, Hıristiyan inancına aykırı
saydıkları söz ve davranışları kilise yetkililerine ihbar ediyor ve insan
hayatlarını söndürüyorlardı.
Goya’nın dostlarından tüccar Tomas Bilbatua’nın kızı İnes,
bir gün kardeşi ile gittiği restoranda domuz etini sevmediğini söyler. Orada
bulunan casuslardan biri, genç kızı Engizisyona ihbar eder. Genç kız
tutuklanır, Hıristiyanlık dışında gizli bir din taşıdığı suçlaması ile
yargılanır ve işkence edilerek ‘’ suçunu ‘’ itirafa zorlanır. Rahip Lorenzo
Lucientes ise, eziyet ve işkenceler altında bitkin düşen genç kıza- içindeki
şeytandan kurtulması için yardımcı olduğu günlerde- hücrede tecavüz eder.
Engizisyon zindanında unutulan genç kızı aramak, Goya’nın
hayatının amacı haline gelir ve olaylar zincirleme bir trajediye dönüşür.
Büyük ressamın yaşamına denk düşen tarihsel olaylar,
İspanya'nın kanlı bir dönemi, yürek burkan insan acıları, ustaca kurgulanmış bu
romanı, Şilan Evirgen’in berrak Türkçesiyle unutulmayacak yapıtlar düzeyine
yükseltiyor.
Resim sanatına büyük bir hayranlığım vardır. Goya ise hayran
olduğum bir ressam, özellikle son dönem resimleri.
İşte kitabı satın alıp, okumam sırf kitabın adı oldu.
Hikâye İspanyanın Engizisyona döneminde yaşanaları arka
planda Goya’nın gözlemleri ile birleştirerek anlatıyor.
Esas hikâyenin kahramanı ise bir Engizisyon papazı olan
Lorenzo. Yükselişi, iktidarının zirvesine ulaşması ve düşüşü. Dramları, iki
yüzlülükleri ile bir dönemde arka planda.
Hikâyeyi genel olara sevdim ki kitabı almama neden olan
Goyanın geri planda kalmasına karşın.
Peki, sevmediğim ne dili özellikle çevirisi.
Diğer okuduğum Vatan kitapları gibi burada çeviride bir
sorun vardı. Cümleler kopuk, edebi bağlamı pek olmayan bir şekilde hikâyeyi
anlatmaya çalışıyordu. Kitap pek kalın olmadığı için bunları göz ardı hikâyeye
devam edip okudum. Ama kalın bir kitabı okumadan oldukça keyifsizliklere yol
açacağını düşünüyorum.
Yani kısaca ne tavsiye edebileceğim, nede edemeyeceğim bir
kitap bu.
Gününüzün, resim paletindeki renkler gibi geçmesi dileği
ile;
Sevgiler…